Bin9yüzdoksan7

Bundan 15 yıl önce oturduğumuz, boğazın kendisini olmasa da boğaz köprüsünün birazını görebilme imkanı sunan, karşısında erik ağaçlarının olduğu bahçesiyle beni dahil bütün arkadaşlarımı büyüleyen evimizin sobayla ısınan odasının cam kenarına dayalı divanında bağdaş kurarak yeşilçamdan kült olmuş bir Kemal Sunal filmi izlemek istiyorum. Tabi bir yandan annem de mutfakta yemek yapıyor olacak. Ve arada bir gelip fasülye ayıklayacak divanın köşesinde. Dedem ise bir köşede elinde tesbihiyle ve buğulu gözleriyle boşluğa bakıyor olacak. Evet bunu çok istiyorum. Beslenme çantasından gelen peynirin, zeytin ile karışmış o mistik ve cezbecidici kokusunu sevdiğim ve nedenini bilmediğim bir şekilde sanki misketmişcesine cebime doldurduğum yeşil zeytinler kadar istiyorum hem de. Çocukluğumu özlüyorum. Mikasa futbol topunu, tasoları, sega'yı ve babamın çek ile aldığı castello marka bisikletimi.

Çok özlüyorum hayatı.

Akıp giden zamana inat, unutmuyorum hatırladıklarımı..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder